Yazılar No Comments

Çocuklardan Zor Sorular – Baba sen de ölecek misin?

Çocuklar, hayatı tanımaya ve öğrenmeye heveslidir. Özellikle anaokulu döneminde rol modelleri olarak gördükleri anne, baba ve öğretmenlerinin görüşlerini ve bilgilerini oldukça fazla önemserler. Bu nedenle de bol bol soru sorarlar. Sordukları sorular genellikle bildiğimiz yerden çıksa da bazen cevabını vermekte zorlandığımız sorularla bizi terletebilirler.

Bildiğiniz gibi çocukların kendilerine, hayata ve geleceğe yönelik düşüncelerinin şekillendiği bu yaş grubunda aldıkları ya da alamadıkları cevaplar bakış açılarını etkileyecektir.

5-6 yaş grubunda çocuklar ölüm ve cinsellik konularına merakla yaklaşırlar, aslında bu merak duygusunun artması düşünme becerilerinin arttığının ve giderek soyut konulara da ilgi göstermeye başladıklarının ilk işaretleridir. Kendi varoluşlarını sorgulamaya ve bizlere de sorgulatmaya başlarlar.

Çocuklardan gelen sorulara örnekler;

Baba, ölüm ne demek?

  • “Sen ne düşünüyorsun?” sorusuyla başlayın. Çocuğunuzun bu konudaki bilgi ve düşüncelerinin düzeyine uygun cevap verebilmeniz için öncelikle ondan dinleyin.
  • Söyleyecekleriniz konusunda tutarlı olun.
  • İnanmadığınız bir şeyi söylemeyin. Tutamayacağınız sözler vermeyin. Kısa süreli rahatlama sağlamak için inanmadığınız ya da gerçekleştiremeyeceğiniz sözler vermekten kaçının. “Ben ölmeyeceğim.” demek çocuğunuzun kısa vadeli olarak kaygı düzeyini azaltsa da uzun vadede bu durumun imkansız olduğunu anladığında size olan inancı sarsılabilir.

Çocukların yaş gruplarına göre ölümü algılamaları

0-3 yaş arası çocuklar;

  • Genellikle 3 yaştan önce çocuklar ölüm olayını algılayamazlar.
  • Ancak bu çocuklar ölüm olayını kavrayamasa da değişen yaşam koşullarını fark edebilirler ve bu duruma tepki gösterebilirler.

 Neler yapabilirsiniz?

  • Çocuğun sahip olduğu rutinlere olabildiğince çok sadık kalmaya çalışın.
  • Çocuğun fiziksel ortamında herhangi bir değişiklik yapmamaya özen gösterin.

3-6 yaş arası çocuklar;

  • Ölüm olayının sürekli olduğunu kavrayamazlar, bu durumun geçici olduğuna inanırlar ve kaybedilen kişinin bir süre sonra döneceğini zannederler. Bu nedenle olabildiğince somut şekilde anlatmakta yarar vardır. “O artık öldü, toprağın altında olacak, büyümeyecek, karnı acıkmayacak…” şeklinde anlayabileceği örnekler üzerinden gidebilirsiniz.

Neler yapabilirsiniz?

  • Çocuğa ölüm olayını, sakin ve sessiz bir ortamda göz kontağı kurarak açıklayın. Çocuğun ölüm haberini güvendiği ve aynı durumda empati kurabileceği bir yakınından duyması oldukça önemlidir.
  • “O şimdi derin bir uykuya daldı ya da uzun bir yolculuğa çıktı” ya da “O şimdi bizi izliyor.“ gibi cümleler kurmaktan kaçının. Bu tarz sözler çocukların uykudan ya da seyahatlerden korkmalarına sebep olabilir. Aynı şekilde “bizi uzaklardan izlediği düşüncesi” de çocuklar tarafından ciddiyetle ele alınarak bundan sonra yaptığı her yaramazlığı izleyen, onu sürekli denetleyen bir güç olarak algılamasına sebep olabilir.
  • Ölüm olayını olabildiğince somut şekilde çocuğunuza anlatmaya çalışın. “Ölüm, bir kişinin artık nefes almaması, yemek yememesi, banyoya gitmemesi ve büyümemesi demektir” gibi bir açıklama yapabilirsiniz.
  • Çocuğun bu olaya karşı olan duygularını ifade edebilmesi için olanaklar sağlayın. Sizin de bu konuda konuşabileceğinizi bilmesini sağlayın. Birlikte fotoğraflara bakmak, ölen kişi hakkındaki anıları paylaşmak çocukların ve sizlerin de bu duyguları ifade edebilmenize olanak sağlayacaktır.

Sen de ölecek misin?

Daha önce de değindiğimiz gibi tutamayacağımız sözler vermeden bu soruyu cevaplamak mümkün; “Birçok insan çok uzun süre yaşar. Ben de uzun seneler yaşamak istiyorum ve sağlıklı kalabilmek için de kendime çok iyi bakıyorum. İnsanlar gerçekte ne zaman öleceklerini bilemezler. Ben de uzun yıllar yaşayıp senin büyüdüğünü, bir işe girdiğini, bir ailen olduğunu görmek  istiyorum.”  şeklinde bir açıklama ile lafı dolandırmadan gerçek düşüncelerinizi ifade edebilirsiniz.

Bir cevap yazın